ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK NEDİR?
Orijinal dilindeki karşılığı Augmented Reality (AR) olan artırılmış gerçeklik, son zamanlarda pek çok alanda yaşamımızda kolaylıklar sağlayan bir ortam haline gelmiştir. Artırılmış gerçekliğin bir teknolojiden çok bir ortam olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü, ortam olarak kastedilen aslında insanların birbirleriyle ve insanların bilgisayarlarla arasındaki etkileşim alışverişlerine aracılık eden bir anlamı karşılamaktadır.
Artırılmış gerçekliğin somut dünyaya sanal bilginin eklenmesiyle oluşan gerçek zamanlı ve etkileşimli bir platform olduğu ve hem hacimsel hem de zamansal bağlamda gerçekleştiği bilinmektedir. Bu platformun sağladığı etkileşimlerin, gündelik hayatta insanları yaşanılamayacak deneyimlere ulaştırma potansiyeli bulunuyor.
Farklı şekillerde kullanılabilen artırılmış gerçekliğin, GPS sisteminden, barkod okutmaya, akıllı telefon uygulamalarından, mobil oyunlara ve taksi uygulamasına kadar muhtelif şekillerde kullanılabildiğini gözlemleyebiliyoruz. Dikkat çekici bir diğer nokta ise, somut dünyaya katılan sanal bilginin yalnızca görme ve işitme duyularını değil; koklama, tatma ve dokunma duyularını da içerebilmesidir. Fiziksel dünya ile sanal dünyayı bir arada görmemize imkan veren artırılmış gerçeklik; son dönemde reklam, pazarlama, sinema, otomotiv ve turizm gibi birçok sektörde yer almaya başlamıştır.
Artırılmış Gerçeklik ve Mobil Teknoloji
Yer ve zamandan bağımsız olarak, kablosuz internet ağlarına (WİFİ) bağlanabilen ve diğer insanlarla iletişim kurmamızı sağlayan teknolojiye ‘mobil teknoloji’ diyoruz. Mobil teknolojiler ifadesi, mobil cihazları, mobil işletim sistemlerini ve mobil uygulamaları da aklımıza getirmektedir. Bunlar, mobil teknolojinin alt sistemleri olarak düşünülebilir. Mobil uygulamaların, insanlar tarafından sıklıkla kullanılan akıllı telefon, laptop, tablet ve bilgisayar gibi cihazlar için geliştirilmiş olan yazılımlar olduğunu biliyoruz. Bu yazılımların IOS veya Android mobil işletim sistemlerinden birisi ile uyumlu olması gerekmektedir. Keza kişilerin özellikleri amaçlarına, alışkanlıklarına ve kültürel özelliklerine göre değişiklik gösterebildiği için, piyasada birçok mobil uygulamanın bulunması da son derece doğaldır.
Mobil artırılmış gerçeklik uygulamalarını araştırdığımızda hemen her uygulamanın 2D grafikleri desteklediğini görüyoruz. Söz konusu uygulamaların 3D görselleri destekleme durumuna baktığımızda ise Alive uygulaması dışındaki birçok uygulamanın 3D görselleri desteklediğini görüyoruz. Yine mobil artırılmış gerçeklik uygulamalarının çoğunun sosyal medya hesapları ile bağlantı ve paylaşım özelliğine sahip olduklarını da görebiliyoruz. Mobil artırılmış gerçeklik uygulamalarının konum tabanlı çalışabilme özelliklerinin ise diğer özelliklerinin yanında zayıf kaldığını söyleyebiliriz.
Artırılmış Gerçeklik ve Mobil Durak
Gerçek dünyadan etkilenilmeden, kişilerin gerçek dünya ile etkileşimdeyken sanal dünya ile de etkileşime girdiği bir sanal gerçeklik uygulaması olan artırılmış gerçekliğin mobil uygulamalarda da kullanılması mobil teknolojiye zenginlik katmıştır. Örneğin, mobil durak uygulamasını akıllı telefonuna yükleyen bir yolcunun sarı taksilere özel hazırlanmış bu yerli ve milli yeni nesil taksi çağırma portali sayesinde ne kadar mesafe gideceğini ve bu mesafe için ne kadar ücret ödeyeceğini önceden öğrenebilmesi mobil teknolojinin zenginliğine güzel bir örnektir. Üstelik merkezi bir sistem tarafından araçların izlenebilmesi ve yolcuların sürücü hakkında görüş bildirebilmeleri de dijital taksi uygulamasının verimliliğini doğrudan etkilemektedir.
Adana, Konya, Mersin ve Gaziantep’te kullanılabilen mobil durak uygulaması ekonomik bakımdan da kullanıcılar için oldukça elverişlidir. Mobildurak dijital taksi uygulamasında açılış ve kilometre ücreti bütçenize uygundur. Bizim uygulamada Cepparamlı ödemelerde, kredi kartı ödemelerinde kayda değer oranlarda indirimler yapılmaktadır.
Artırılmış Gerçeklik Nasıl Ortaya Çıkmaktadır?
Artırılmış gerçeklik ortamı / teknolojisinin oluşturulabilmesi için temelde dört öğenin bulunması gerekmektedir. Bunları; ‘Kamera, Bilgisayar Programı (Yazılım), Dijital İşaretleyiciler ve Gerçek Dünya’ olarak sıralayabiliriz. Bu öğelerin birleşmesi ile, izlediğimiz gerçek dünyada nesneler ya da canlılar üç boyutlu olarak karşımıza geliyor ve bu nesnelerle birebir etkileşime kurabiliyoruz.
Bilimsel anlamda artırılmış gerçeklik sistemlerinin fiziksel olarak kullanılabilmesi için algılayıcılar, işlemciler ve ekranların olmazsa olmaz üç temel unsur olduğunu söyleyebiliriz. Artırılmış gerçekliğin içeriğini ise, uygulama, etkileşim, teknoloji, gerçek dünya ve katılımcılar oluşturmaktadır.
Artırılmış Gerçeklik Örnekleri
Günümüzde gerçek bir fiziki ortamda bulamayacağınız bir nesneyi sanal bir ortamda kolayca bulma imkanınız var. Mesela, odanızın duvar rengini değiştirmek istiyorsunuz ve farklı renk tonlarını internetten araştırıyorsunuz. Ancak, istediğiniz rengi kendi duvarınızda birebir girmek istediğiniz zaman arttırılmış gerçeklik ortaya çıkıyor. Akıllı cep telefonunuza gerekli uygulamayı indirdikten sonra odanızdaki duvarda istediğiniz rengi seçip deneyebiliyorsunuz. İşte gerçek ortamda sanal olarak uygulanabilen bu teknoloji arttırılmış gerçekliktir.
Konu hakkında Pokemon oyunu örneğine de sanal dünyada sıkça rastlayabilirsiniz. Şöyle ki, arttırılmış gerçeklik teknolojisi Pokemon Go oyunu ile son zamanlarda sıkça gündeme geliyor. Bildiğiniz gibi Pokemon oyunu dünyada milyonlarca çocuk tarafından ilgi görmüş bir oyundur. Bunu bilen ve oyunu tasarlayan firma yetkilileri, 2016 artırılmış gerçeklikle Pokemon Go oyununu hizmete sundular. Böylece çocuklar, sanal gerçeklik ortamında ve hareketli olarak Pokemon oyununu oynayabiliyorlar; caddede, sokakta ya da yolda karşılarına çıkan pokemonları yakalayabiliyorlar.
Artırılmış Gerçekliğin Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?
Artırılmış gerçekliğin sağladığı avantajlar şunlardır:
- Soyut kavramların somutlaştırılmasını sağlar ve materyallerle desteklendiği için bilginin kalıcılığını sağlar. Bu açıdan eğitimde önemli bir işleve sahiptir.
- Öğrencilerin derse ilgisini artırır ve güdülenmeyi sağlar.
- Kullanıcılara nesneleri deneme imkânı verir ki, bu durum özellikle ekonomik alanda kişi ve kuruluşlara önemli katkılar sağlar.
- Gerçek dünyadaki fiziksel ortamı telefon, tablet, sanal gözlük gibi teknolojik aletlerle bir görsel zenginleştirerek, kullanıcılara detaylı bilgi verilmesine olanak verir.
Artırılmış gerçekliğin dezavantajları ise şunlardır:
- Artırılmış gerçekliği kullanılabilmesi için kullanılacak olan cihazın yazılım ve donanım açısından sorunsuz olması gerekmektedir. Bu da maddi sorunlar yaşanmasına neden olabilir.
- Ortamdaki ısı, ışık, ses gibi çevresel faktörler artırılmış gerçeklik uygulamasının kullanımını olumsuz etkileyebilir.
- Kullanılan cihazların maliyetleri yüksek olabilmektedir.
- Kullanılacak cihazlar hakkında yeterli bilgiye sahip olunmazsa ekstra sorunlarla karşılaşılabilir.